DEVASA ŞEHİR HASTANELERİ İLE TÜM SAĞLIK HİZMETLERİNİN BURALARA KAYDIRILDIĞINI ANLATAN SAHİM-SEN BAŞKANI AKARKEN, “OCAK AYI İTİBARIYLA 17 TANE ŞEHİR HASTANESİNDE 136 RANDEVU ARAMASI YAPILDIĞINDA 87'SİNDE BOŞ RANDEVU BULUNAMADI. BÜYÜK HASTANE YAPMAK MARİFET DEĞİL. HASTALARIN SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞEBİLMESİ MÜHİM ONALDIR" DEDİ.
DEVASA ŞEHİR HASTANELERİ İLE TÜM SAĞLIK HİZMETLERİNİN BURALARA KAYDIRILDIĞINI ANLATAN SAHİM-SEN BAŞKANI AKARKEN, “OCAK AYI İTİBARIYLA 17 TANE ŞEHİR HASTANESİNDE 136 RANDEVU ARAMASI YAPILDIĞINDA 87'SİNDE BOŞ RANDEVU BULUNAMADI.
(YETİŞ HALK HABER)HAYDAR COŞKUNFIRAT
: BÜYÜK HASTANE YAPMAK MARİFET DEĞİL, HASTANELERDE RANDEVU ALABİLEN ŞANSLI!
Devasa şehir hastaneleri ile tüm sağlık hizmetlerinin bu hastanelere kaydırıldığını anlatan SAHİM-SEN Başkanı Özlem Akarken, “Hastanelerde randevuların 6 ay sonrasına verildiğine şahit oluyoruz. Ocak ayı itibarıyla 17 tane şehir hastanesinde 136 randevu araması yapıldığında 87'sinde boş randevu bulunamadı. Büyük hastane yapmak marifet değil. Hastaların sağlık hizmetlerine erişebilmesi mühim olandır. Hala personel eksik görevlendirmelerle personel eksiği tamamlanıyor. Atamalar da yetersiz” dedi
Türkiye, son yıllarda yapılan devasa hastaneleri konuşmaya devam ediyor. Birbirinden ‘büyük’ hastanelerin gerekli olduğunu savunanlar da var, hasta garantili ‘devasa’ hastanelerin bütçeye yük olduğunu iddia edenler de…
Milyarlar ödenerek oluşturulan bu devasa hastanelerde randevu bulunamaması ise tam bir ironi… Vatandaşın en ‘büyük’ sorunlarından birini oluşturan hastanelerden randevu alamama konusu, hastaları canından bezdirmiş durumda. Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Başkanı Özlem Akarken, “Hastanelerde MHRS sistemi ile randevular bazı branşlarda 3 ay 6 ay sonraya veriliyor. Bu da hastaları, hasta yakınlarını ve sağlık çalışanlarını olumsuz etkiliyor” yorumunu kullandı.
17 ŞEHİR HASTANESİNDE 136 ARAMA YAPILDI, 87’SİNDE BOŞ RANDEVU BULUNAMADI
Kamu-özel ortaklığı ile yapılan şehir hastanelerinden hastaların randevu bulamadığına işaret eden SAHİM-SEN Başkanı Özlem Akarken, “Ocak ayı itibarıyla 17 tane şehir hastanesinde 136 randevu araması yapıldığında 87'sinde boş randevu bulunamadı. Bu konu ülkemizin önemli gazetelerinde de haberlere konu oldu. Sistemin kilit olduğu, devasa şehir hastanelerinde randevunun alınamadığı bir ortamda başta doktorlar olmak üzere sağlık çalışanları da sistemsizliğin getirmiş olduğu bu kaotik ortamdan yılmış durumda” dedi.
84 MİLYAR TL ÖDENECEK
Sağlıkta çok önemli sorunların bulunduğuna işaret eden Akarken, “2024’te 84 milyar TL ödenecek olan şehir hastanesinde randevu bulunamamasına mı yanalım, doktorların hastalarına zaman ayıramamasına mı üzülelim, sağlık personellerinin insanca çalışma saatlerinde çalışamamasını mı konuşalım biz de ne yapacağımızı bilemez olduk. Pek çok şehir hastanesinde kadın doğum, çocuk, göz, dermatoloji gibi bölümlerde randevu araması yapıldığında ya hiç yer bulunamıyor ya da günler sonrasına randevu aralığı veriyor. Aylar sonraya randevu verilen hasta, “o zamana kadar yaşayacağım ne malum” sorusunu haklı olarak soruyor. Ülkemizde kamu özel sektör işbirliği (KÖİ) modeli ile yapılan 18 şehir hastanesi bulunuyor, 1 hastanenin inşaatı da sürüyor. Kamu kaynakları ile yapılan ise 13 şehir hastanesi bulunuyor. Bunların da 6 tanesi tamamlanırken, 7 tanesinin inşaatı sürüyor. Kamu özel ortaklığı ile yapılan şehir hastanesinin ortalama yatağı bin 579 iken, kamu kaynakları ile yapılanlar ise ortalama yatağı bin 91. KÖİ modeli ile yapılan 17 şehir hastanesinin kulak burun boğaz, göz hastalıkları, kardiyoloji, kadın hastalıkları ve doğum, çocuk sağlığı ve hastalıkları, nöroloji, göğüs hastalıkları, deri ve zührevi hastalıkları branşlarının pek çoğunda randevu bulmakta ciddi sorunlar yaşanıyor” bilgisini verdi.
HASTANELERİN YÜZDE 87'Sİ DOLU, HASTALAR ŞAŞKIN!
Hastanelerdeki doluluk oranları karşısında hastaların şaşkına döndüğünü ifade eden SAHİM-SEN’in başkanı Özlem Akarken, “16 Ocak tarihinde 17 şehir hastanesinde 8 branşta 136 randevu sorgulaması yapıldı. Bu sorgulanan randevuların 87’sinde (yüzde 64) boş randevu bulunamadı. 49’unda (yüzde 36) randevu vardı. Bulunun 49 randevunun randevu gün süresi ortalama 5 gün. Bu 17 şehir hastanesinin 6 bin 377 poliklinik odası var ama o odalarda uzman hekim yok. Bütün bu olumsuzluklar karşısında hastalar ve hasta yakınları ne yapacağını, kimi kime şikayet edeceğini bilemiyor. Türkiye’nin en önemli yayınlarına konu olan ve 17 şehir hastanesinde 16 Ocak tarihinde 08.00-10.00 arasında yapılan randevu sorgulamalarında şehir hastanelerinin durumu şu şekilde ortaya çıkmıştır:
Kadın hastalıkları ve doğum branşında; hiçbir hastanede randevu bulunamıştır. Göz hastalıkları branşında; 16 hastanede boş randevu bulunamamış, sadece 1 hastanede boş randevu bulunabilmiştir. Çocuk sağlığı ve hastalıkları branşında; 16 hastanede boş randevu bulunamamıştır. Sadece 1 hastanede boş randevu bulunabilmiştir. Deri ve Zührevi Hastalıklar branşında; 14 hastanede boş randevu bulunamamış, sadece 3 hastanede boş randevu bulunabilmiştir. Kulak burun boğaz branşında 9 hastaneden boş randevu bulunabilmiştir. Kardiyoloji branşında; 10 hastanede boş randevu bulunamamış, sadece 7 hastanede boş randevu bulunabilmiştir. TUS sınavı yapıldı yakında DUS sınavı var hekim açığı olduğu gibi 39 sağlık branşında açık devam ediyor. Hala görev tanımları günümüz şartlarına göre güncellenmedi sağlık yönetimi sağlık kurum işletmeciliği mezunu atanamayan gençlerin sorunları, ağız diş sağlığı merkezleri, aile sağlığı merkezi ve çalışanlarının sorunları çözüm bekliyor” yorumunu kullandı.
HASTALAR MÜŞTERİ DEĞİLDİR!
Sağlık alanında yanlışlıklar silsilesinin inatla devam ettiğine işaret eden Akarken son olarak şöyle konuştu: “Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında sözde sağlıkta reform yapanlar tüm uyarılarımıza rağmen bir dizi yanlışlığın içinde bulunmaktadırlar. Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın 4 ana özelliği bulunuyor. Hekimin itibarsızlaştırılması, hastaların müşteri olarak görülmesi, hastanelerin işletme haline getirilmesi ve bütün sağlık sorunlarının üçüncü basamak denilen eğitim ve araştırma boyutundaki büyük kuruluşlarda çözümlenmeye çalışılmasıdır. 600 yatağın üzerindeki kurumlar işletilemez hale gelen verimsiz yapılara dönüşüyor. Koruyucu sağlık kurumu olan birinci basamak aile sağlığı ile maalesef toplum sağlığı merkezleri ihmal ediliyor. Bütün hastalar büyük hastanelere yöneldi. Birinci basamakta halledilecek pek çok iş 3. basamak hastanelerde halledilmek istenince randevular tıkandı. Hastanelerde büyük-küçük ayrımı yapılmamalıdır. Hastanelerin fiziksel koşulları iyileştirilmelidir. Bazen büyük hastanelerde alet-edevat ve sağlık çalışanı-hekim eksikliği olduğuna da şahit olabiliyoruz. Hastanelerin ulaşılabilir olması gerekmektedir. Hastalar hastaneye anında ulaşabilmelidir.”
Yorum yapın