AYDIN KESKIN YAZDI’’ ERİŞTİĞİMİZ BU GÜCÜMÜZLE, HÜKÜMET, BİZ İSTERSEK İKTİDARDA KALIR, İSTEMEZ İSEK KALAMAZ.

Politikacılar bugüne kadar emeklileri rey deposu olarak kullandılar. Emekliler buna sessiz kaldı.

Emekliler olarak öyle bir noktaya geldik ki, şu anda bizler ülkenin geleceği adına kilit rolünü oynayabilecek güce sahip olduğumuzu anladık. Artık yönetim, demokratik kuralların dışına çıktığı an, reyimizle dur diyebiliriz.

ERİŞTİĞİMİZ BU GÜCÜMÜZLE, HÜKÜMET, BİZ İSTERSEK İKTİDARDA KALIR, İSTEMEZ İSEK KALAMAZ.

Mademki yönetimi değiştirme gücüne sahip olduk, demokrasimiz ve ülkemiz adına bu gücümüzü şahsi menfaatlerimiz için değil ülkemizin bekası adına çok iyi kullanmalıyız.

Ülkemizin emin ellerde olmasını istiyoruz. O zaman ülkemizin geleceğini garanti edecek sağ duyulu şekilde yönetime dur diyebiliriz.

HÜKÜMETE NEDEN YETER DEMELİYİZ;

-Onlarca yıldır, ‘’gelen yöneticiler, gideni arattırır’’ pozisyonunda devlet yönetimi olanca gücü ile politize edilmiş ve kalite seviyesi çok düşmüştür.

-hükümet tırnaklarımızın kanıyla canımızla, şerefimizle, namusumuzla aldığımız bu toprakların yasa gereği satmaya yetkisi yokken, neredeyse yarısını sattı. Biz topraksız kaldık, mağdur oluyoruz.

-biliyorsunuz toprağın fabrikası yok. Üstüne basmadığın toprak bizim vatanımız değildir.

-ülkemizin kurucusu Atatürk’ün ismini her yerden silmek için ellerinden gelen ne varsa yapıyorlar.

-ülkemizi ‘’tekke ve zaviyeler kanununu kaldırarak, İngiliz casus teşkilatı olan cemaatlere teslim etti.

-Öğretim ve eğitim dibe vurmuş. Askeriyemiz, hukuk, emniyet, yönetim tamamen politize olmuş.

-Hepsinden önemlisi politikanın hâkim olduğu üniversitelerimiz, bilgi üretemez hale gelmiştir.

-Yüz yıllardır dinimizi kendi lisanımızla değil, yabancı ülkenin lisanı ile ezberlemeye ve öğrenmeye zorlandık. Onun içindir, ki yüz yıllardır medeniyet seviyemizi bir türlü büyütemedik.

-Geliştirdiğimiz tek konu, hurafe kültürümüz olmuştur. Bu nasıl bir anlayış ki hala kuranı yabancı bir lisanla ezberlemekten vaz geçemiyoruz.

-Dini politikaya karıştırıp, dinin politize olduğu bir ülkede, din adamlarına nasıl güveneceksiniz?

-Ülkem yabancı ülkelerin askeri üssü çiftliğine dönüşmüş, İngiliz, ABD, İsraillin, ürettiği cemaatlerinin ekilen tarlası olmuşuz.

-Ülkemize yabancıları doldurdular. Ülkemizde konut sorunu ve Sosyal yapımızın bilerek bozulmasına neden oldular.

-Ülkemizin madenlerini, limanlarını, suyunu, toprağını, velhasıl ülkemin ne kadar, toprak altı, toprak üstü zenginliklerini ve cumhuriyetin tüm kazanımları olan fabrikalar kapatılmış ve satılmış. Müstemleke bir devlet haline gelmişiz.

-Kendi öz tohumlarımız yerine İsraillin tohumlarını ekmek mecburiyetinde kalmışız.

-Hükümet, bol, bol köprü ve yol inşaatı yaptı. Bir liralık işi on tl ye yaptı. Kazığı millet yedi

-Ziraat ülkesiyiz, ama bütün köylerin ömrü 3-5 yıla kadar bitme noktasına gelmek üzere, halkımız bilgiye ulaşamaz hale gelmiştir. Sonuçta ziraat de yakında bitecektir.

-Atanan vasıfsız yöneticiler, kamu yönetimini ve başta üniversiteler ile tüm öğretim sistemimizi dumura uğratmıştır.

-Yönetim bu günkü hükümetin, Türk hükümeti olmadığını söylüyor. Doğrudur.

-Yoksa bu ülkemin sıkıntıları bize, lüks yaşamları onlara mı aittir?

Saygı değer arkadaşlarım, bizi öyle kullanmışlar ki emeklinin ücreti asgari ücretten fazla iken, zamanla asgari ücretin yarı seviyesine getirilerek emeklileri kaderlerine terk etmişlerdir.

Alabildiğine gelişen israf harcamaları ile ‘’itibardan tasarruf olmaz’’ sözleri ülkemin kayıplarını hesaplarsak, bu parayla emekliye istediğini verebilirlerdi. Ama vermediler. Artık sarayın ve kamunun inanılmaz masraflarını ülkemiz taşıyamaz hale gelmiştir.

Saygıdeğer arkadaşlarım. Artık güç bizde. Bu gücümüzü çok iyi kullanalım. AKP ye bay, bay diyelim. Birde muhalefeti deneyelim. Oda yapamaz ise başka bir yol düşünürüz.